♥ Şarkı Sözü ve Roman Yazarı Erdoğdu Sedat ♥ .

 

Şahsına Münhasır

Dinsiz imansız bir gecedeyim
Yıldızlar altında yıkanıyorum
Şahsına münhasır titreşir kalbim
Kendi eksenimde dolanıyorum.

Mermer lahitlerde çocuk günlerim
Üç boyut hayatım geçer gözümden
Ateşi dost bildim tunçlar erittim
Taç yapraklarıma sarıldım birden.

Dudağım kurudu bir tas su verdim
Kendi cumhurriyetimden dışarı çıktım
Kirpik uçlarıma mayın döşedim
Berlin duvarını elimle yıktım.

İmanı olmayan bir gecedeyim
Hayaller peşinde gezer dururum
Şahsına münhasır titreşir kalbim
Başıboş, avare, göçmen bulutum....

ŞİİR : Sedat ERDOĞDU


Son Sigaram da Karardı

Son sigaram da karardı
Küllendi bütün hatıralar
Tepeden tırnağa kederliyim
Kapımda en ayaz mısralar.

Oturup dertleştim suretimle
Daha ilk adımda patlar mayınlar
Payıma düşeni aldım kendimce
Avuçlarımda çürümüş yosunlar.

Akdeniz kokusu sinmiş üstüme
Tuvalde natürmort dalda turunçlar
Gemiler geçiyor demir gemiler
Gurbette çekilmez oldu akşamlar.

Düşlerim sığmaz oldu gözlerime
Kurşunlar döküyor uçan martılar
Yüreğimin şarjı bitmek üzere
Dilimde en okunası dualar.

Gemiler geçiyor allı yeşilli
Koşturuyor yel etekli çocuklar
Çınar da devrilir vakti gelince
Kanadı kırılır düşer yapraklar.

Siir:Sedat Erdoğdu


Gramafon Çiçeklerim

Kurşunları katil bir tabanca menzilindeyim
Kanatlarım altına aldım korkularımı
Temmuzdan kovulmuş yıldızlar gibiyim çaresiz
Göklere el açıp karınca duaları okuyorum.

Sana boncuklar örüyorum tespih tespih
Parsel parsel bölüyorum uykularımı
Kahve telvesi gözlerinde fallar açıyorum
Yakıyorum bütün yasak kitaplarımı...

Beynimde gıcırtısı kalıyor demir kapıların
Gölgelerin dansı başlıyor soğuk duvarlarımda
Gramafon çiçeklerim soluyor yaprak yaprak
Hesabımdan bir gün daha düşüyorum...

Sana kara_sevdalar sunuyorum kucak kucak
Köşe bucak kaçıyorum bakışlarından
Adını sprey boyalarla yazıyorum kaçak
Gözyaşımın tuzlu sularında abdest alıyorum...

Siir:Sedat Erdoğdu


Fotoğraflar

Takılır kalırsın bir sabit noktada
Masumiyet harcanır çocuk parkında
Renklerle hesaplaşır patlar flaşlar
Hatıralar dans eder fotoğraflarda.

Karelere sığınır geçmiş hayatlar
Ustalıkla gizlenir derin acılar
Kendi yalanlarına tanıklık eder
İçten pazarlıklı sahte insanlar.

Poz verip ışıkların gölgelerinde
Kayıtsızlığın keyfi objektiflerde
Suretini arıyor yüzsüz bir adam
Hayretle duraksayan negatiflerde.

Yüzler var profilden cömert davranır
Yüzler var cepheden çok mızmızlanır
Değişik açılardan bakmak gerekir
Gerçekler olduğundan farklı farklıdır.

Kuşkusuz herkesin bir hikayesi var
Herkesin gözlerinde derin manalar
Her yüzde temsilinden geriye kalan
Sahibine deşifre gülen bakışlar.

Siir:Sedat Erdoğdu


FENAFİLLAH (DELİ EREN)

( Fenafillah (Deli Eren) Aysel Gürel için )

Gülüşlerin yalın ayak koşturuyor ardından
Gecelerin katarakt mı görmüyor hiç gözlerin?
Dünya senin ekseninde dönüyor etrafından
Yüreğime ipotekli en kuytu köşelerin.

Bir sokak köşesinde buluşup sarılsaydık
Şiir oku be… Aysel mektup göndermek yasak
Boş terazi kefesinde el ele sallansaydık
Efkarlıyım be… Aysel duygular ıslak ıslak.

Fırtınalar depresyonda gidişinin ardından
Eyvallahın yok kimseye bilirim fenafillah
Tedavülden kalkmazsın sen her daim megaloman
Daha borcun var hayata ödersin alimallah.

Gözlerimde ipotekli yaptığın çılgınlıklar
Şiir oku be… Aysel burda öpüşmek yasak
Çıkamadım gözlerinden demirden parmaklıklar
Şarkı söyle be…Aysel duygularım kaldı tutsak.

Şiir :Sedat ERDOĞDU


YÜRÜ A ZİYAN ÖMRÜM

Yıldız yıldız düşerken mevsimin ilk karları
Çingene dudağımda İspanyol şarkıları...oley oley...
Gözlerimde Akdeniz Yüreğimde Toroslar
Balıkçılar toplasın saçlarımda akları.

Duvarlardan dinledim ıssızlığın sesini
Kendim çalıp söyledim yalnızlık bestesini
Kafesinden bıraktım gökyüzüne kuşları
Başım öne eğildi, seyrettim gölgesini.

Efkar bastı gönlümü küllerimi savurdum
Yazdığım son şiiri ezberimden okudum
Karanlıkta mest oldu kardelen çiçekleri
Kar üstüne kan düştü, can evimden vuruldum.

Yürü a ziyan ömrüm çırpınıyor sol göğsüm
Her adımda bir pusu yangın yeridir türküm
Yürü a viran gönlüm çoktan kesilmiş hükmüm
İç yüzümü çevirdim aynalarda sır döktüm.

İskenderun- 23.10.2005-

Sedat ERDOĞDU


YALNIZLIK DİLİMDE MAHUR BİR ŞARKI

Papatya falına boşa aldandım
Sen gittin...ardından isyan başlattım
Örgütledim gökteki tüm yıldızları
Serçe uykusundan erken uyandım.

Nefesim kuzey buz denizlerinde
Gözlerim bir gemi güvertesinde
Çevirdim gönlümün yapraklarını
Okudum, gelmişine...geçmişine! ...

Tedavülden kalktı mutluluklarım
Kendi jübileme kendim geç kaldım
Karadutlar ezdim ayaklarımda
Küpünde demlendi taze şarabım.

Yalnızlık dilimde mahur bir şarkı
Çocuksu gülüşün tortusu kaldı
Sorma! ...halimden hiç memnun değilim
Kristal damlalar üstüme yağdı.

Gönül sarayımı ben kundakladım
Karanfil çiğnedim içimi yaktım
Dilek ağacına astım kalbimi
Sarmısak bağladım, nazarlık taktım.

Hesabı kitabı tutamaz oldum
Gölgemi çağırıp fikrini sordum
Açtım sokak kapı, kanatlarını
Gözlerin uğramaz diye çok korktum! ...

23.05.2005 - İZMİR

Sedat Erdoğdu


AKLI_FİRARIM

Önce güneşi çizdim duvarlara
Sonra günleri sıraladım yan yana
Kaç kez ayak izlerimi çiğnedim kaç kez
Kaç kez isyan bayrakları kaldırdım kaç kez.
Mevsimler dönüp gitti kapımdan bilemediğim
Yıldızlar kayıp gitti gecemden göremediğim...

Ah...bu akşam aklı_firarım daha duramam
Taş duvar çöktü gözlerime kaldıramam
İçimde tutuşurken müebbetlik hasretin
Zincire vursalar daha fazla kalamam...

Önce bulutu çizdim tavanlara
Sonra yağmurlar topladım beton avluda
Kaç kez diken tellerine sarıldım kaç kez
Kaç kez çığlık seslerine uyandım kaç kez.
Seneler boşa geçti hesabını veremediğim
Bayramlar gelip geçti çocukca gülemediğim...

Ah...bu akşam fikri_dumanım daha duramam
Anılar çöktü yüreğime kaldıramam
Duvarda tüy dökerken boynu bükük takvimler
Kalamam buralarda daha fazla kalamam...

Aklı_firarım...Fikri_dumanım...halim perişan...

19.10.2005- İskenderun

Sedat Erdoğdu


Sırat' ın Tam Ortasındayım

Adresini şaşırdığım sokaklarda arıyorum seni
Anason kokulu akşamdan kalma susuz yangınlığım
Gönül çek kapının sürgüsünü kapat perdelerini
İnfaz edilmeyi bekleyen masum bakışlardayım.

Hafiften bir sancı takılıyor bağrımın tellerine
Yağmurlara güvencim yok içten ağlamaklıyım
Kirlenmiş ruhumu yıkıyorum rahmetimle
Vurulmuş güller gibi kar üstünde kanamaktayım.

Son gazel de güneşlenip düşüyor dallarımdan
Ucundayım divitin muska muska yazılmaktayım
İkinci el günlük aşklar geçiyor kaldırımlardan
Putlar gibi bağdaş kurup yalnızlığa tapınmaktayım.

Tuz_buz olmuş aynalarda görüyorum hayalini
Teskeresi yaklaşan asker gibi heyecanlıyım
Salkım salkım topluyorum Babil' in bahçelerini
En uygun adımlarla sana doğru akmaktayım.

Dumanlı dağların çoban türküsü dudağımda
Rakı kadehimin buğulanmış buz payındayım
Aman kimseler girmesin bu aşk aramızda
Bekliyorum gel bu gece Sırat' ın tam ortasındayım..

ŞİİR: SEDAT ERDOĞDU


GÜCENDİM

Şans yüzüme hiç gülmedi
Dert üstüne dert eklendi
Dost bildiğim herkes eldi
Gücendim...Gücendim...

Paramparça ümitlerim
Yıkıldı, yıkıldı hayallerim
Yere vurdu sevdiklerim
Hayata, kadere, gücendim...

Bu dünyada düşmeye gör
Kader sende ağını ör
Gece sağır, yıldızlar kör
Gücendim...Gücendim...

Söz: Sedat Erdoğdu
Seslendiren : Kibariye

ÇİNGENEM


Türkan ŞORAY Hanımefendi' ye...

Kapkara gözlerle yaktın sineden
Aşkınla tutuşup yandım Çingenem
Ruhumu koparıp aldın bedenden
Uğruna sararıp soldum Çingenem.

Karanlık gecede ateşin başında
Takınır zilleri oynar Çingenem
Savurur saçlarını esen rüzgârda
Bir deli sevdaya salar Çingenem.

Gün gelir ayrılıp gidersin burdan
Yaktığın ateşler olur sis duman
Kim bilir ne vakit getirir zaman
Benden çok uzağa kaçma Çingenem.

Kemanda çalınır çigan şarkılar
Sende hoş cilveler bende arzular
Mor salkım bakışlar alev dudaklar
Her gece uykumu bölme Çingenem.

Doğalım yeniden unut maziyi
Dikenin goncada kalmasın izi
Aydınlık yarınlar bekliyor bizi
Hayali dünyamda yalan Çingenem.

Sultandağı - l989 -

Sedat Erdoğdu

Yakup Icik


EBRU GÜNDEŞ, ALTAY, KiBARiYE, SiNAN ÖZŞEKER, FiKRET ONURBAŞ
GÜCENDİM - KİBARİYE, GÜLSEN
MAHPUS TÜRKÜSÜ - Selami ŞAHİN
GEBERİYORUM - Gökmen KARGIN
TAKSİMDEN AŞAĞI KASIMPAŞA - ÇILGIN SEDAT TEBESSÜM - Zeki MÜREN, Uçuyor Kalbim Uçuyor - Nalan ALTINÖRS - Yıldırım BEKÇİ - Zekai TUNCA - KADOM Fikret ONURBAŞ
Today, there have been 6 ziyaretçi (6 klik) on this page!
Editor: cCc & Yakup Icik & Firat Malgaz & M.A.T
This website was created for free with Own-Free-Website.com. Would you also like to have your own website?
Sign up for free